Pazar, Ağustos 10, 2008

UMUTTARIM

Karanlık bir gecenin bağrına saplanan bir hançer.
Ay ışığında uzayan gölgelere, titreyen mum alevine isyan,
Sensizliğin yorgunu olan şu gariban feryatları,
Uzaklarda bir yerlerdesin biliyorum, uzanıp tutmak istiyorum,
Ellerine sarılıp, başımı göğsüne dayamak ve orada ölmek,
Sıcacık nefesini duymak, o güzelim saçlarını doyasıya koklamak,
Bakışlarıyla eridiğim ağulu gözlerinden sevgiyi okumak,
Mutluluk denen duyguyu seninle, sevginle tatmak istiyorum,
Bu soğuk kış gecesinde titreyen ellerime aldırmadan,
Sevgiyle kaldırıyorum kadehimi, sevgimizin şerefine,
Aşkınla ısınmak, hayalinle avunmak, resminle teselli bulmak,
Ne zor şey Allah’ım, ne zor sevdiğinden ayrılmak,
Hep ümitliyim yarınlardan, neden nasıl bilmiyorum ama
Aşk denen bu duyguya esir olu verdim bir anda,
Liseli aşıklar gibi, utangaç, sevecen ama alev alev,
Dalga dalga bir şeyler kopuyor yüreğimden, eriyorum,
Damla damla fırtınalar peyda oldu hasret dolu gecelere,
Tanımadığım bir duygunun uğruna köle oldum kadehlere,
Dört duvarla dertleştiğimde bağrıma bastığım resmine kadar,
Sayıkladığım ismin kadar, bağlamıyor beni, yormuyor zihnimi,
Sadece seni düşünüyorum, bazen coşup gelen bir ilham,
Bazen kopup kaçan bir tebessüm dökülür dudaklarımdan.
Yalancı hıçkırıklara aldanışıma yanarım,
Sonra bomboş geçen yıllarımı hatırlar, oturup ağlarım,
Bir tarih yazarım bir gecede senin uğruna.
Bir ömür harcarım, bir saniyelik zaman diliminde,
İşte yine başlıyor, hasret dolu, acı dolu, isyan dolu,
Hayalinle oturup konuşacağım, resminle ağlayacağım nöbetim.
Sevgili beklemek, beklemelerin en güzeli, en tatlısı,
Beklerim yıllara meydan okuyarak, bu benim görevim,
Ben yorgun bir savaşçıyım bu meydan savaşında,
Uğraşların en zoru, hasretle pençeleşip hasrete yenilmek,
Tatlı düşler kurduğum her geceye set çeker gerçekler,
Boynuma borç olur, yeni yeni umutları filizlendirmek.
Kalemim asidir, duygularımı getirmez, sözlerimi yalanlar,
Geceler zalimdir, buram buram sevda kurar duvarlar,
Hayatsa zaten bir karmaşa, yegane ümidi yeni sabahlar,
Ağlamayı beceremem, çocuk gibi sıkılırım kendimce,
Gözyaşlarımı görsünler istemem, saklanırım kuytu köşelere,
Zamanın ne götürdüğünü düşünür, getireceklerini beklerim.
Acı çekmeye alıştı gönlüm, dayanır nasılsa her zulme,
Bir yemine, bir gurura bağlıyım, bu bende töredir.
Kucağımda maziden kalan hatıralarla dertleşir,
Acılarımı ard arda devrilen kadehlerime gömerim,
Bazen bir şarkının sözlerinde, bazen şiirde mısrayım ben,
Malda mülkte gözüm yok, olmadı hiçbir zaman,
Bir sevginin karşısında elbette dünya yalan.
Çığlıklarım yükselir katre katre de duyan olmaz,
Bazen bir dağ başı, bazen bir nehir kenarında,
İnsanlar deli diye aldırış etmezler, umursamazlar beni,
Yalnız kalmış bir garip derler beni anlatırken,
Adımı yalnız adam koydu bu menfaat çıyanları,
Kimbilir belki acıyor, belki gülüp geçiyorlar bana,
Oysa bilmiyorlar yanıldıklarını, mutlu olduğumu,
Yalnız kaldığım günlerde, resminle avunduğumu,
Bende bakar onlara acırım,
Nede olsa bir sevdiğim, sevenim var.
Bundan büyük servetmi olur benim için,
Sevgilinin gözlerindeki bakış, dünyalara değişilirmi.
Dünyayı bağışlasalar saçının telinden vaz geçilirmi,
Ağlatan hasreti, öldüren yokluğu, beliren hayalleri,
Beklenen ümitleri mutluluğun diğer adı değimli.

Hiç yorum yok: