AŞKA DAİR

Ne söylesem nafile ne yapsam boş,
Şu deli gönül sevdanla olmuş sarhoş.
Yıllar vefasız,bahtım kara yazılmış,
Doğarken kalbime adın hece hece kazılmış.
Bir tebessümün dünyaları bağışlıyordu,
Bir sözün mutlu ediyor,aşkımı alevliyordu.
Ne oldu demeye kalmadı atrılık geldi,
Ayrılık zor gülüm ayrılığın bağrımı deldi.
Gençliğim bir gül misali sarardı soldu,
Kalbim dayanamaz oldu hasretine her an ağlar oldu.
Şarkılar küstü şiirler dargın dudaklara,
Sen düşürdün beni bilmediğim tuzaklara.
Son baharı yaşıyor ömrüm,solmakta günler,
Gözümde canlanıp ağlatır beni dünler.
Yollara isyan eder oldum gelmiyorsun diye,
Şu ayrılık günlerinde bir selamın en güzel hediye.
Acımak nafile geçmişse yılların boşa,
Pişmanlık fayda vermez kafanı vursanda taştan taşa.
Ne sözler vermiş, ne yeminler etmiştin daha dün,
Oysa bir yabancı gibi çok uzaklardasın bu gün.
Unutmak kolay değilmiş,unutulmuyor sevilen,
Gençliğim yok artık,gençliğimdi maziye gömülen.
Bir veda edişin varki ‘öl’ dermiş gibi,
Sanki bu sevda kalbimde silinip bitermiş gibi.
İstediğin oldumu bilmem mutlumusun uzaklarda,
Hala seni yaşıyor seni arıyorum yasaklarda.
Kalbim atıyor,ölmedim bak nefeste alıyorum,
Ne zaman seni düşünsem vefasızlığına yanıyorum.
İstemem bir daha aşık olup ağlamayı,
Altında ezildiğim günleri yeniden yaşamayı.
Kalemime söz verdim seni son kez yazacağım,
Kalbimin en güzel yerinde sana bir mezar kazacağım.
Gözlerin her zaman hayalimi süsleyecek belki,
Ama ben,ben artık seni unutacağım.
Unutmak kolay olmasa,kalbim kan ağlasada,
Unuttum artık seni kader yollarımızı bağlasada.
Ayrıldı yollarımız aramayacağım artık seni,
Kaybettin bilesin,seni canından aziz bileni.
Sanmaki mezarıma toprak atan eller senindir,
Ben aşkın kurbanıyım bu sevenlerin kaderidir.