BÜYÜK HACI ALİ EFENDİ
Harput Akyol mezarlığında medfundur. Ölmeden önce mezarının kazıtacağı yeri göstermiş, bu mezar çukurunun içerisinden bir taş çıkacağını, bu taşın başına dikilmesini istemiştir. Vasiyeti yerine getirildiğinde mezar çukurundan söylediği gibi bir taşın çıktığını ve bu taşın mezarına dikildiğini belirtirler.
BÜYÜK HACI ALİ EFENDİ KİMDİR?
1784 yılında Harput'ta doğmuştur. Babası Hacı Mahmut Efendi'dir. ilk tahsilini Harpur'taki Zahriye Medresesi'nde yapmıştır. Müftü Hacı Yusuf Efendi'den icazet aldıktan sonra Malatya'ya giderek orada tanınmış bir şahsiyet olan Müderris Süleyman Efendi'den dersler alır. Daha sonra Antep'e gider. Burada Mustafa Sağir hocada okur. Büyük Hacı Ali Efendi bununla da yetinmeyerek istanbul'a gider. Orada Harputlu Hacı Abdurrahman Efendi'den usûl ve füruğ derslerini alır. Bunlardan başka hadis dersleri de görür. Hacı Abdurrahman Efendi'de seyrü sülûkunu tamamlayarak icazetini alır. O dört başı mamur bir zat olarak Harput'a geri döner.
Büyük Hacı Ali Efendi Harput'a gelir gelmez, Ömeriye Medresesi Müderrisliğine tayin edilir. Burada yüzlerce talebe yetiştirmiş, bir kaç kişiye de icazet vermiştir. Bazı kayıtlarda onun Harput'ta müftülük yaptığına da rastlamaktayız. Büyük Hacı Ali Efendi Harput'un yetiştirdiği kutup denilebilecek seviyede kişilerinden birisidir. Ayrıca tasavvufta merhaleler katederek önemli bir yere gelmiştir. Gerek Beyzade Hacı Ali Efendi, gerekse Dellalzade Müftü Mehmet Efendi, ondan ders almışlardır. Merhum Müftü Kemâlettin Efendi'nin ifadesine göre; zahiri ve batini ilimlerde en üst dereceye gelmiş üç kişiden birisi Büyük Hacı Ali Efendi'dir. Diğer ikisi ise, Dağıstanlı Hoca ve Hacı Abdulhamit Hamdi Efendi'dir. Tabi Müftü Kemâlettin Efendi bu değerlendirmeyi yaşadığı zamana göre yapmıştır. Tanzimat'tan sonra yeni kanun ve nizamların şark vilayetlerinde tatbikine başlanınca bir vergi meselesi yüzünden Büyük Hacı Ali Efendi, Müftü Hacı Yunus Efendi, Hacı Mehmet Efendi ve Ömer Naimi Efendi Konya'ya zorunlu ikâmete tabi tutulurlar, çok geçmeden meclisten çıkarılan yeni kararla af edilirler.
Büyük Hacı Ali Efendi 1850 yılında Gürcübey Mahallesinde bulunan Surp Karabet Ermeni Kilisesi'nin bir meselesi yüzünden istanbul'a gider, Bab-ı Ali ve Saray nezdinde yaptığı görüşmeler sonucunda bu kilisenin yıkılmasına karar aldırarak döner. Harput'a önemli hizmetlerde bulunan bu değerli zat, 1874 yılında vefat eder. Büyük Hacı Ali Efendi'nin cenaze namazı Sara Hatun Camii'nde kılınırken, cami önündeki meydan ve sokaklar insanlarla dolmuştur. Cenaze namazı kılındıktan sonra halk tabutu eller üzerinde, kabrinin bulunduğu Akyol Mezarlığı'na kadar götürerek defnederler.
Onun ölümünden sonra bu değerli zatın eksikliği hemen hissedilmiş, bunun neticesi olarak halk uzun yıllar onun kabrini ziyarete gitmişlerdir.
Perşembe, Nisan 03, 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder