Cuma, Mart 28, 2008

DELİNİN VELİYE TAVSİYESİ

Bayezid-i Bestamî hazretleri. Büyük velilerden. Bir gün tımarhanenin önünden geçiyor. Tımarhane hizmetçisinin tokmakla birşeyler dövdüğünü görüyor:
-Ne yapıyorsun?Hizmetçi:
-Burası tımarhanedir. Delilere ilâç yapıyorum.
-Benim hastalığıma da bir ilâç tavsiye eder misin?-Hastalığını söyle.
-Benim hastalığım günah hastalığı...
Çok günah işliyorum..
-Ben günah hastalığından anlamam...
Ben delilere ilâç hazırlıyorum..
Parmaklığının arasından konuşulanları duyan bir deli,(!)
Bayezid-i Bestamî hazretlerine:
-Gel dede, gel! Senin hastalığının çaresini ben söyleyeyim, diye seslendi.Bayezid-i Bestamî hazretleri, delinin yanına sokularak:
-Söyle bakalım, benim derdime çare nedir? dedi.Deli(!) şu ilâcı tavsiye etti:
-Tevbe kökü ile istiğfar yaprağını karıştır...
Kalb havanında tevhîd tokmağı ile döv, insaf eleğinden geçir, göz yaşıyla yoğur, aşk fırınında pişir... Akşam-sabah bol miktarda ye...
O zaman göreceksin senin hastalığından eser kalmaz, dedi.
Bu güzel ilâcı öğrenen Bayezid hazretleri:-Hey gidi dünya hey!
Demek, seni de deli diye buraya getirmişler, deyip oradan ayrıldı.
Bu ilâç, halen günah hastası olanlara tavsiye olunmaya değer bir ilâçtır
. Yani bu formülün hükmü hâlâ devam etmektedir.

Hiç yorum yok: